Dünya nüfusu giderek artan bir oranla şehirlere yönelmektedir. Bu bağlamda şehirlerdeki sürdürülebilirlik, köyden kente göçler, istihdam alanları, kadın, eğitim ve sera gazlarının salınımı konularındaki sorunların halledilmesi ve şehirlerin görevlerini yerine getirmesi hususunda yerel yönetimlerin sorumlulukları vardır. Sorumlu Şehirler Konferansı, yerel yönetimlerin bu sorunlarla mücadelede özel sektörü paydaş almasını önermektedir.
İki oturumdan oluşan Sorumlu Şehirler Konferansı’nın açılış konuşmalarını; Kurumsal Sosyal Sorumluluk Derneği Türkiye Başkanı Serdar DİNLER, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Orta Doğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatı Genel Sekreteri ve Dünya Yerel Yönetim ve Demokrasi Akademisi Vakfı (WALD) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet DUMAN, Kadir Has Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Murat GÜVENÇ ve Sustainable Living in Cities Kampanyası Koordinatörü Philippe WEILER yaptı.
“Özel Sektör Yerel Yönetimlere Çözüm Ortağı”
KSS Türkiye Başkanı Serdar DİNLER, açılış konuşmasında şehirlerin geleceğe hazırlanması konusunda rol almak istediklerini belirterek, iş dünyasının da bu konuda etkin olması gerektiğini söyledi.
UCLG-MEWA Genel Sekreteri ve WALD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet DUMAN ise özel sektörün sorumluluklarını yerine getirmesini ve yerel yönetimlere çözüm ortağı olması gerektiğini vurguladı. DUMAN konuşmasının devamında, “UCLG-MEWA ve WALD olarak geçmiş deneyimlerimizden yola çıkarak bu toplantıya destek vermekteki amacımız; düşük gelir gruplarına yardımı içeren toplumsal sorumluluk, teknoloji gerektiren akıllı şehir, endüstriyel üretim ile iç içe olan sürdürülebilir çevre gibi konularda yerel yönetim ve özel sektör işbirliğine katkı sunmak, toplumda bu konulara bir farkındalık yaratmaktı. Buradan baktığımda, sizleri bir araya getirerek bu amacımıza ulaştığımızı düşünüyorum” dedi.
Sorumlu Şehirlere Özel Sektör Desteği
Sorumlu Şehirler Konferansı’nın ilk oturumunun konusu “Şehirler ve İyi Örnek Uygulamaları” hakkındaydı. Bu kapsamda İSBAK, İETT genel müdürleri ve özel sektör temsilcileri bir araya geldi. Oturum Soyak Holding Kurumsal İletişim Koordinatörü Fatma Çelenk’in moderatörlüğünde, İETT Genel Müdürü Mümin Kahveci, İSBAK Ulaşım Haberleşme ve Güvenlik Genel Müdürü Kasım Kutlu, Altensis Kurucu Ortağı Emre Ilıcalı, UPS Genel Müdürü Ufku Akaltan, IBM Akıllı Şehirler ve Endüstri Çözümleri’nden Sorumlu İş Geliştirme Yöneticisi Bülent Ekuklu’nun katılımıyla gerçekleşti.
“10 Mahallede 10 Kreş”
Toplantının ikinci oturumunda Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İMAMOĞLU, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu AKPINAR, Pendik Belediye Başkan Danışmanı Oğuz ÇERİK, Beyoğlu Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürü Ali KOCA ve Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkan Yardımcısı Muhammed ADAK söz aldılar.
Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İMAMOĞLU konuşmasında kentlerde kadının rolünü anlatarak, bu konu ile ilgili özel sektörle nasıl bir araya geldiklerini anlattı. Göç konusuna dikkat çeken İMAMOĞLU, köyde çalışan kadının kente geldiğinde edilgen duruma düşmesinden yakındı. Şehirlerde daha çok erkeklerin çalıştığını ifade eden İMAMOĞLU, ‘10 Mahallede 10 Kreş’ projesini başlattık. Kadın mutlaka çalışmak istiyorsa, küçük yaşta çocuğu olduğu için eve bağımlı kalıyorsa, biz bunu önlemek ve çocuğa da okul öncesinde iyi bir eğitim temeli oluşturmak için bu projeyi yürüttük. Başlangıçta ücretsiz olan kreşler, anneler işe girdikten sonra gelir dağılımına göre ücretlendiriliyor” dedi. Mor Bayrak projesinden de bahseden Beylikdüzü Belediye Başkanı, bu projenin kadınların hamilelik ve çocuk edinme süreçlerini kapsadığını ifade etti. Mor bayraklı binaların kadın dostu olduğunu söyleyen Başkan, bunun sadece belediyede çalışan kadınlar için değil özel sektörde çalışan kadınlar için de geçerli olacağını vurguladı.
“Her Apartman ile Bir Öğrenci Okutuyoruz”
Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu AKPINAR, yerel yöneticiliğin sadece fiziki olarak yapılmaması gerektiğini, eğitim ve sanat konusunda da çalışmalar yapılmasının zorunlu olduğunu dile getirdi. Üniversite öğrencilerinin burs sorununa çözüm bulmak amacıyla “Her Apartman ile Bir Öğrenci Okutuyoruz” projesini geliştirdiklerini belirten Karşıyaka Belediye Başkanı, halkı örgütleyerek bu çalışmayı yaptıklarını söyledi. Söz konusu proje kapsamında her ay 300 TL öğrencilerin hesabına yatırılıyor. Ayrıca belediyede bulunan 10 kişilik bir ekip de bu öğrencilerin ders durumunu takip ediyor. “Kargem” adı verilen kurumda 1500 çocuğa dershane eğitimi veren Karşıyaka Belediyesi, aynı zamanda bir oda orkestrası da kurmuş durumda. Karşıyaka Belediye Başkanı AKPINAR konuşmasının sonunda, yerel yönetim olarak tüm bu konularda sorumlu olduklarını ve özel sektörle işbirliği yaparak çözüm üretmeye çalıştıklarını söyledi.
Konferansta söz alan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkan Yardımcısı Muhammed ADAK, kentlerdeki yaşanabilirlikten bahsetti. Pendik Belediye Başkan Danışmanı Oğuz ÇERİK ise Gedik Üniversitesi ve Pendik Belediyesi’nin ortaklaşa gerçekleştirdikleri engelli çocuklar için “Aktifim. Toplumun İçindeyim” projesini anlattı. ÇERİK, ilk kez bu projeyle özel bir kuruluş ve yerel yönetim işbirliği ile böyle bir çalışma yapıldığını ifade etti.
Sorumlu Şehirler Konferansı Işığında
Şehirleşmenin giderek arttığı bir dünyada yönetimin sadece merkezi yapı düzeyinde kalması beklenemez. Bu noktada yerel yönetimler büyük bir öneme sahiptir. Çünkü şehrin nabzını tutan yerel yönetimlerdir. Kırsaldan kente göçler, ulaşım, yaşanabilirliğin sürdürülmesi, kadınların şehir yaşamında kendilerini ifade edebilecekleri ortamın sağlanması, eğitim ve kültür alanında gelişim gösterecek faaliyetler düzenlenmesi sorumlu bir yerel yönetim anlayışını gerektirir. Akıllı şehirler oluşturmak, ulaşımda çözümler sağlamak da bu yönetim anlayışının içindedir. Bu noktada bütün yükü kamu kuruluşlarından beklemek haksızlık olur. Dolayısıyla bütüncül bir çalışma ile özel sektör de bu mekanizmanın içine dâhil olmalıdır. Gerek kaynak sağlanması gerekse tüm bireylere ulaşılması bu ortaklaşa çalışma ile gerçekleştirilebilir. Bu konuda yerel yönetimler işbirliği içinde oldukları şirketleri duyurarak özel sektörü özendirici bir yol izlemelidir. Böylelikle örnek şehir için gerekli faaliyetler yürütülebilir. Sorumlu bir şehir ayrıca “sosyal sorumluluk” projeleri üreten de bir şehir olmalıdır. Bu kapsamda engelli vatandaşlara, ihtiyaç sahiplerine, eğitim ihtiyaçlarını gideremeyen öğrencilere eksikliklerini giderecek alanlar yaratılabilir. Sorumlu Şehirler Konferansı, tüm bunların ışığında yerel yönetim idarecileri ile özel sektör temsilcilerini buluşturarak “sorumlu şehir” için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi anlamında önemli bir ortam hazırladı.